27 Haziran 2011 Pazartesi

öykü kırıntıları

3

...merdivenlerin gıcırdaması salondan gelen piyano sesine karışıp aklımın köşesinde şizofren bir aria besteliyordu. Daha fazla katlanamadım benden daha fazla sevdiği piyanosuyla aşk yaşar gibi vakit geçirmesine. Benim için çaldığı ve gözlerimin içine bakıp daha da kaptırarak çalmaya devam ettiği günleri düşünmeyi de bırakmalıydım artık. Hesse'nin kitaplarından fırlamış sakat bir müzisyen ve güzel sevgilisi Gertrud gibiydik.. Yapamıyorduk artık. Geçen ayın Atlas dergisini taşınma telaşından bir türlü okuyamamıştım. Belki biraz okursam savarım bu düşünceleri aklımdan. Haftasonu şu bahsettiğim pansiyona gidelim desem gelir mi acaba? Piyanosuz?


hil'alem

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder